Beton güvenlik bariyerleri, yol güvenliği için sürdürülebilir bir çözüm sunarlar. Beton bariyerlerin çalışma alanındaki işçileri korumak için yerleştirilen geçici sistemlerden, ağır taşıtlara yönelik en üst seviye koruma sistemlerine kadar uzanan geniş bir ürün yelpazesi bulunur. Beton bariyerlerin ilk yapım maliyetleri diğer bariyer sistemlerinin yapım maliyetleriyle hemen hemen aynı olmasına rağmen 50 yıllık servis ömürleri sayesinde yaşam döngüsü maliyetleri konusunda rakipsizlerdir [5].
Bu yazımızda, beton bariyerlerin TS EN 1317-2’ye göre çarpma performansına ilişkin gereklerine, otokorkuluk sınıflarına, çalışma genişliğine ve darbe şiddeti indeksi seviyelerine yer vereceğiz. Farklı hız ve taşıt türlerine hizmet veren yollarda bariyer tiplerinin belirlenmesi konuları aktarılacaktır.
Yolcu ve diğer yol kullanıcılarının can güvenliği, kaza bedeli konuları göz önüne alınarak motosiklet trafiği, yol çalışmaları, akıllı trafik uygulamalarında sabit ve hareketli beton bariyer kullanım avantajları için Güvenlik Bariyerleri: Beton Güvenlik Bariyerlerin Trafik Güvenliğindeki Önemi adlı yazımızı inceleyebilirsiniz.
Güvenlik Bariyerleri için Performans Sınıfları Nelerdir?
TS EN 1317-2 (Yol güvenlik sistemleri – Bölüm 2: Taşıt parapetleri dâhil güvenlik bariyerleri için performans sınıfları, çarpma deneyi kabul kriterleri ve deney yöntemleri) standardına göre bariyerin performans sınıfını belirlemek için Tablo 1’de tarif edilen taşıt çarpma deneyine tabi tutulduğunda, güvenlik bariyeri Tablo 2, Tablo 3, Tablo 4, Tablo 5’de belirtilen gereklere uygun olmalıdır.
Bariyer sınıfları, araçları yolda tutma seviyelerine göre, geçici (T), normal (N) ve ağır (H) olmak üzere 3 farklı sınıfta tanımlanmıştır (Tablo 2). N sınıfı sistem normal araçları (otomobil), H sınıfı sistem ağır vasıtaları (kamyonet, otobüs, tır vb.) kapsamaktadır (Şekil 1).
Bariyer sınıfları, taşıt yolcusu çarpma şiddeti değerlendirme ASI ve THIV indeks değerlerine göre, A, B ve C sınıfı olmak üzere 3 farklı sınıfta tanımlanmıştır (Tablo 3). Yoldan çıkmış bir otomobilde bulunan yolcu için çarpma şiddeti seviyesi A, B seviyesine göre daha yüksek, B seviyesi de C seviyesine göre daha yüksek güvenlik seviyesi sağlar (Şekil 2) [4].
Son kriter ise sistem deplasmanı yani çalışma genişliğidir (Şekil 3). Çarpma deneyi esnasında güvenlik bariyerinde oluşan şekil değiştirme, dinamik yer değiştirme, çalışma genişliği ve taşıt girme mesafesi ile nitelendirilir (Şekil 4).
Dinamik yer değiştirme (Dm), bariyerin dinamik yanal yer değiştirmesidir. Çalışma genişliği (Wm) ise, bariyerin, şekil değişimine uğramamış başlangıcı ile yanal yer değiştirme bitimi arasında kalan yanal mesafedir. Ağır yük taşıtlarına ait taşıt girme mesafesi (VIm) de, otobüsün dinamik yanal konumudur.
TS EN 1317-2’de verilen güvenlik sisteminde oluşan şekil değiştirme sınıfları Tablo 4 ve Tablo 5’te verilmektedir.
Güvenlik bariyerlerinin enerji yutma performansını tespit etmek için darbe deneyleri yol gösterici olmaktadır. Gerçek çarpışma deneylerine hazırlık olarak, beton bariyerin darbe yüklerini yutma kapasitesi ve yüzeyin kayma/fren dayanımını ölçme amaçlı Çimsa Hazır Beton test alanında sarkaç deneyleri yapılmıştır (Şekil 5).
Beton otokorkuluğun çarpışma davranışını ölçme ve ölçülen performans değerleri ile TS EN 1317-2 standardına göre belgelendirme için yapılan örnek çarpışma pist alanı test görüntüleri Şekil 6’de verilmektedir.
Beton Bariyer Tipinin Belirlenmesi Neden Önemlidir?
Belçika’da yapılan araştırmaya göre tüm karayollarını kapsama alan trafik kazalarının istatistikleri değerlendirildiğinde, yolun çevresindeki bir engele çarpma ile ölümle sonuçlanma oranı %40’dır. Engele çarpma ile ölümle sonuçlanan kazalar engel tipine göre dağılım göstermektedir [2] (Şekil 7). Bununla birlikte, engelin yoldan uzaklığı parametresi de önemlidir (Şekil 8). Bu bilgiler, karayolun güvenliği için bariyerin performans, malzeme ve çalışma genişliği seçiminin önemini gösterir.
TS 1317-2 standardına göre güvenlik bariyerleri performans sınıflarını yolda tutma seviyesi, çarpma şiddet seviyesi ve çalışma genişliği seviyesine göre belirlenir.
Gelişmiş ülkeler karayolu güvenliğinde beton bariyerleri tercih etmektedir. Özellikle, karayolu trafik güvenliği açısından kritik kesim olan orta refüjlerde beton bariyer seçimi yapılmaktadır.
Güvenlik bariyeri olarak beton bariyer kullanımı bakım sıklığı, bakım bedeli, ömrü ve kaza bedeli ele alındığında diğer malzemeler (çelik, çelik halat, ahşap) ile üretilen bariyer kullanımına göre daha güvenli ve avantajlıdır.
Kullanılan Kaynaklar:
- Derin E., Atahan A. O., Gülen Şahin F., Bülbül E. TS EN 1317-2’YE Göre Güvenlik Bariyerleri İçin Performans Sınıfları ve Deney Yöntemlerinin İncelenmesi, Beton 2017 Hazır Beton Kongresi, 2017.
- Kadıoğlu H. Beton Otokorkulukların Kullanılması, Beton Otokorkuluklar ve Karayolu Güvenliği Çalıştayı, 2014.
- TS EN 1317-2 Yol güvenlik sistemleri – Bölüm 2: Taşıt Parapetleri Dâhil Güvenlik Bariyerleri İçin Performans Sınıfları, Çarpma Deneyi Kabul Kriterleri ve Deney Yöntemleri, 2011.
- Atahan A. O. “Yolkenar Güvenliğine Giriş ve Beton Otokorkulukların Genel Tanımı”, Beton Otokorkuluklar ve Karayolu Güvenliği Çalıştayı, 2014.
- Beton Bariyerler: Yaşam Boyu Güvenlik, Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği Yayını